23 Kasım 2012

J. gezer de ben gezmez miyim!

J. Fas'ta. Yarin gelecek. Ben ise yarin Ankara'ya gidiyorum 9 gun icin- yippiii!!! Birbirimizi goremeyecegiz ben gitmeden once. O bu duruma cok uzuldu. Bense "Ama uzulme tatlim, ben cok sevincliyim cunku biliyorsun orada daha mutluyum" dedim en masum halimle. Kotu muyum? Evet... ;)

Saniyorum bu sure zarfinda blogdan uzak kalirim, cunku alisveris, arkadaslar, kahve, kebap, meze, raki, hamam, kuafor, guzellik salonu vs derken cok mesgul olacagimi saniyorum. 

xoxo

15 Kasım 2012

Mutlu ailenin sirri iletisimde!



 J. bana ilk evlenme teklif ettiginde "Aman Allah'im! Yuzukleri Tiffany's den almis!!" coskusuna ek olarak "Yasasin: Hicbir zaman anlasamayacaklar!" mutlulugu yasamistim- Evlenme teklifine ve hayatimizi beraber gecirecek olmamiza da sevinmistim tabii :)) 

Benim annem Ingilizce konusamiyor ve J. ile ailesi de Turkce bilmiyor. Kimse kimseyi anlamiyor, boylelikle iki taraf arasinda anlasmazliklar ya da alinganliklar asla sozkonusu olmuyor. Sonuc olarak herkes birbirini cok seviyor :) Birbirlerine karsi bir saygi, bir sevgi, bir hissiyat, sormayin. Ustelik aralarinda bir konusma gecerse o da benim ceviri suzgecimden gecmek durumunda oldugundan hersey her zaman kontrolum altinda 
kaliyor ;) 

Bu durum ozellikle annem buradayken cok ise yaradi. Annem habire cocuk yapmamiz gerektiginden sozetti, beni kocama cok dirdir yapmakla sucladi (nereden biliyorsa!) ve habire J.'yi ovdu- kaynana gibi yemin ederim! Tabii ben bunlari cevirmedim, hatta, itiraf ediyorum zaman zaman farkli seylerden sozettim soylenileni cevirmek yerine :) Boylelikle hep beraber mutlu ve huzurlu bir ay gecirmis olduk, daha ne olsun! :) 

Aile iliskilerinde basarinin altin anahtari: Iletismemek! :p

9 Kasım 2012

Pasak eve cikti!


Bu arada da Pasak kocaman bir kiz oldu, eve cikti!! :) 

Bir kere kaybettiysen kendini bulmak zor is!





Eveett.. Uzun suren bir sessizlik doneminin ardindan yeniden blogosphere'e donus yaptim. Aslinda kendimi toparlamak, ilac etkilerini gosterinceye kadar dusunmekten uzak kalmak icin biraz inzivaya cekilmenin iyi olacagini dusunmustum. Bu arada da:

1. "Iki ayri gezegenin alakasiz iki ayri canlisi olsak bu kadar olurdu" diyen, annesiyle hic anlasamayan ben annemin ziyaretiyle aydinlandim, sakinledim! Hatta annemi gorur gormez havaalaninda aglamaya basladim (!). Ustune anneme ziyaretini uzatmasi icin yalvarip biletini iptal ettirtip bizimle toplamda 1 ay gecirmeye ikna ettim. bu bir ay suresince de dizinin dibinden ayrilmadim.

2. Domestik herseye karsi alerjisi olan ben dikis dikmeye basladim!  Hatta bir dikis makinesi bile aldik. Evin heryerini kirlentlerle donattim. 

3. Piknige bile gitmeyen, toza topraga gelemeyen, hicbir doga manzarasini enteresan bulmayan bir insanken haftasonlarini gecirmek icin haldir haldir dagevi arar oldum. 

4. Balkonda bir "bostan" kurmaya karar verdim. Kendi domateslerim, biberlerim ve ciceklerim olsun istiyorum.  

Ben tum bu yeni ugraslarimin J.'yi mutlu edecegini dusunmustum ama onun tepkisi: "Sen gercekten aklini ytirdin. Sana daha iyi bir psikiyatrist bulmak gerek!" oldu. Hayir, bilsem adamin sonunda benim icin endiselenip kicini kaldirmasina yolacacagini, domates yetistirmeye gecen sene baslardim!